Sabit Kemal Bayıldıran, Varlık, Ocak 2001
HAŞİV
Liselerimizde verilen edebiyat dersleri amacından saptırıldığı için, bu dersten sık sık yakınıldığını biliyoruz. Edebiyat gibi, estetik hazza yönelik bir dersin işkenceye dönüştürülmesi büyük bir başarıyla gerçekleştiriliyor ülkemizde! Öğrencilere bu derste "gazel hakkında bilgi" verilir; gazel okumanın zevki verilmez. Romanın özellikleri madde madde yazdırılır, bunlar yazılıda sorulur. Bu maddeleri ezberleyen çocuk edebiyat dersinde başarılı olur, hayatında bir roman bile okumamış olsa da. Uyak çeşitleri, uyak düzeni daha ilk baştan verilir öğrenciye. Şiir çeşitleri ezberletilir: Lirik, didaktik, dramatik, pastoral, satirik... Oysa öğrenci şiire çok çok uzaktır; kendisine şiir diye sunulanlar manzumeden öte değildir. Bu öğrenciler şiir yazmaya kalktıklarında da "Sen el bahçesinde bir çiçek/ Ben çaresiz bir kelebek/ Sevgilim söyle bana/ Ayrılık ne zaman bitecek" benzeri manzumeler çiziktirirler. Sonra başımızı ellerimiz arasına alıp kara kara düşünürüz, Türkiye'de niçin kitap okunmuyor diye.